MARKA FUTBOL Türkiye'nin bir nuamralı fulbol sitesi

Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu'nun olağan toplantısı başladı. Beşiktaş'ın toplam borcu 830.425.781 lira alacaklar düşüldükten sonra kalan borcu da 666.689.723 lira olarak açıklandı.

FİKRET ORMAN'DAN ŞİKE AÇIKLAMASI

Bugün yapılan 4. Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda Denetleme Kurulu tarafından açıklanan borç miktarının toplamda 830.425.781 TL, alacaklar düşüldüğünde de 666.689.723 TL olduğu belirtildi.

Divan Kurulu toplantısına geniş bir katılım olurken Yönetim Kurulu tam kadro arak Divan'da yer aldı

Ceylan InterContinental Otel’de gerçekleştirilen toplantıya Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, yönetim kurulu ile divan kurulu üyeleri katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan divan kurulu başkanı Yalçın Karadeniz, çeşitli platformlarda divanı eleştirenlere tepki gösterdi.

Bazı kişilerin kulübün yönetim kurulu üyelerine yakın durmaya çalıştığını, daha sonrasında üyelerden uzaklaştıklarında bu kişilerin eleştirel konuşmalar yaptıklarına dikkati çeken Karadeniz, son zamanlarda bazı kişilerin de divan toplantılarının gereksiz olduğu yönünde beyanlar verdiğini dile getirdi.

Bu kişilerin divanı küçük düşürücü konuşmalar yaptığını belirten Yalçın Karadeniz, "Televizyonlara çıkıp, ’bu divan nedir, kaç paralık insanlardır’ diyorlar. 1960’lı yıllardan beri faaliyet gösteren bir kurulu hiçbir şey olmuyor gibi göstermeye kimsenin hakkı yok. Kendi televizyonumuzda da bize hakaret etmeyi kar sayıyorlar. Bizim televizyonumuzda bize hakaret etmelerine izin vermeyin" diye konuştu.

Siyah-beyazlı kulübün olağan divan kurulu toplantısı sürüyor.

Başkan Fikret Orman Divan kurulu'nda söz aldı ve konuşmaya başladı.

TOPLANTININ SONLARINA KADAR KALAMAYACAĞIM

"Değerli Divan Kurulu, değerli Denetleme Kurulu, Beşiktaş'ın saygın topluluğu olan Divan Kurulu Üyeleri olan Ağabeylerimiz hepiniz hoş geldiniz. 10 senedir Divan Kurulu üyesiyim. Demin Yalçın ağabeyin söylediği gibi babamın vefatı nedeniyle bir toplantıya katılamadım. Bugün de toplantının sonlarına kadar kalamayacağım. Bir iş seyahati yapmam gerekiyor. Bu nedenle toplantıdan biraz erken ayrılacağım. Yapılan eleştirileri de ben olmadığım takdirde Ahmet Nur Çebi cevap verecektir" dedi.

ATIF ABİNİN SÖYLEDİKLERİNİN HEPSİNE KATILIYORUM

"Öncelikle Divanımızın problemlerinden başlayayım. Atıf abi söz aldı. Söylediklerinin hepsine katılıyorum. Beşiktaş'ta 1984 senesinden itibaren kongre üyelikleri yükselmektedir. 25 seneye çekilmesinin Divan üyesini arttıracağından doğru buluyorum, bunu da ifade ettim. Şu anda da burada görüyoruz salona sığmıyoruz. O sırada Divan üyeliği 25 seneye inince Atıf abi "25 sene çok az, 3 kez gelmeyen olunca üyelikleri düşsün" dedi. Bana da bu çok mantıklı geldi, elimi de kaldırdım. Amacı da budur. Ancak Divan'dan düşenlere baktığımız zaman Süleyman abi rahmetli olmasaydı onun da üyeliği düşecekti. Ben bunu da kestiremedim. Rahmi Bey'in üyeliklerinin düşmesini kestiremedim.

Beşiktaş'a hizmet etmiş isimlerin üyeliklerinin düşmesini kestiremedim. Buna da üzüldüm. O gün verdiğimiz desteği inkar etmiyoruz. Hatta ve hatta şunu da ifade ettim; ben ve arkadaşlarım yönetime geldiğimizden itibaren Divan toplantısı, taraftarlarımız bunu bilsin diye BJKTV'den canlı yayınlanır. Her gördüğüm kongre üyesi ben ne zaman Divan üyesi olacağım diye soruyor. Ama iştirak etmiyor. Ben bunu düzeltelim derken "yarın sabah Yönetim Kurulu ile karar alalım değiştirelim" diye demedim.

Tüzük Tadil Kongresi yaptığımızda Genel Kurul'da kalbini kırdığımız insanları kaybetmemiz değil insan kazanmamız lazım diye düzeltilmesini isteriz" dedim. Herkesin Divan'a katılmasını istiyorum, gelmeyenlerin de şahsiyetlerinin kırılması beni üzmüştür. Önümüzdeki tüzük tadil kongresine de bununla ilgili bir madde gelmesini düşünüyorum. Divan üyesinin sayısının artmasının Beşiktaş'a çok fayda getireceğini düşünmüyorum. O gün Divan'a gelen bazı abilerimiz geri dönmüşler. O kararı alan Genel Kurul'dur. Uygulayan da Divan Kurulu'dur. Bu kararı biz almadık. Divan Kurulu da tüzüğe uymak için almıştır" ifadelerini kullandı.

BORÇLARIMIZ ARTIYOR, ENDİŞELİYİM

"Borçlarımız artıyor. Hepiniz endişelisiniz, ben de endişeliyim. Borcumuzun artması geleceğimizn ipotek altına alınması manasına geliyor. Biz ve arkadaşlarımız göreve geldiği zamana bakmak lazım. Gelirlerinin büyük bir kısmının temlik altında olduğu bir zamandı. O zaman da yaptığımız araştırmalarda Beşiktaş'ın borcu 325 Milyon Dolar'dı. Bazı davalar sonuçlanmadığı için kayıt altına alınmamıştı. Bu borç yüküne baktığınız zaman gelirlerin büyük bir kısmı da bankalara temlik edilmiş. 352 Milyon Dolar borç var, 140 Milyon Dolar gider var. 80 Milyon Dolar gelir var. Bunun da 40 Milyonu kullanılmış. Baktığınız zaman her yıl 100 Milyon Dolar borçlanma oluyor. Bu gelirle bunu ödemek mümkün değildi. Biz geldİğimizde sporcu sözleşmelerinde daralmayla Beşiktaş'ı rahatlatmaya çalıştık. Bununla ilgili de taraftarlardan tepki aldık. İki rakibimize baktığımız zaman rakiplerimizin stat geliri bizim 5 katımız. Hem borcu azaltacaksınız hem stat yapacaksınız hem de futbol ve basketbol takımlarına transfer yapacaksınız. Hayatın gerçeklerini kimse unutmasın. Beşiktaş Kulübü, stadını kendi yapan bir kulüptür. Stadı yıktınız ve e-biletle birlikte gelirleriniz aşağı düşmüş durumda. Camiada ne olacak düşüncesi var? Biz tesişleşme anlamında basketbola, altyapıya yatırım yapıyoruz, yapacağız" dedi.

BORÇLANMADAN STAT YAPACAK BİR SİHİRBAZ VARSA 2016'DA ADAY OLSUN

Biz statyum inşaatının temelini 29 Aralık 2013'te attık. Hem stadyumu finnanse edeceğiz, bunu da yaparken borçlanacağız. Beşiktaş Kulübü'nün hiçbir kulübe günü geçmiş bonservis borcu yoktur. Beşiktaş Kulübü'nün futbol takımına Ekim ayından önce borcu yoktur. Basketbol takımında voleybol takımında kimseye borcu yoktur.

Beşiktaş'ın stadı hiçbir zaman durmadı. Buradan söyliyeyim. Aralık ayı sonu itibariyle kaba inşaat bitmiş olacaktır. Şu anda elektirik ve mekanik işler başladı. 15 gün sonra da çatı imalatına başlayacağız. 142.000-145.000 metrekare kapalı alan var. Eski stadın kapalı alanı 30.000 metre kareydi. Bunu yaparken borçlanmak zorundayız. Stadyumu biz yaparken borçlanmak zorundayız.

Borçlanmak ne demek, VIP locaları pazarladık. Şu ana kadar 31 Milyon Dolar tahsil ettik. 6 Milyon 300 bin dolar daha tahsil edeceğiz. 17 Milyon Dolar kadar satılacak localarımzı var. Biz bu statta 1903 Tribünü gibi bir değer yarattık. Biz bu stadı neyle yapacaktık? Yap-İşlet-Devret diyorlar ama Fulya'nın hali ortada. Beşiktaş Vodafone Arena'nın senelik geliri 60 Milyon dolar olacaktır. Stadın maliyeti de 100 Milyon dolar. Demek ki 1 sene 8 aylık gelirle biz bu stadı yapıyoruz. Borçlanmadan stat yapacak bir sihirbaz varsa 2016'da aday olmasını bekliyorum. Biz seçilirken kimse aday olamadığı için biz bu yükün altına girdik. Endişeleriniz katılıyorum" dedi.

TRANSFERE ÇOK PARA HARCAMAYACAĞIZ

"Beşiktaş Futbol Takımı artık bir baz oluşturmuştur. Bu sene 2 yabancı, 1 yerli oyuncu almış durumdayız. Demba Ba, Sosa, Cenk Tosun. Beşiktaş'ın yüksek transferlere ihtiyacı olmayacaktır. Beşiktaş'ın genç, ahlaklı bir kadrosu oluşmuştur. İnanılmaz bir hassasiyetle çalışıyoruz. Bundan sonra transfere çok para harcamayacağız. Endişelenmekte haklısınız, biz sizin güveninizle buralara geldik. Bugün de dik duruyorsak birlikteliğimizle geldik. Hiçbir şeyi sokağa atıp savurduğumuz yoktur. Kılı kırk yararak çalışıyoruz." dedi.

GAZİOSMANPAŞA'DA BODRUMDA OTURAN ÇOCUĞU DEMBA BA İLE...

"Vodafona Arena, hepimizi heyecanlandırıyor. Büyük ağırlıklı yatırım temeldeydi. Maliyetler biraz arttı. Hafriyatlar, zemin iyileştirmeleri maliyeti arttırdı. Çatı ve elektromekanik firmalarına avansları verildi. Bizim takımızın büyük bir çoğunluğu gurbetçi. Bizim altyapıyla ilgili bir çalışmamız var. Spor liseleri kuracağız. Türkiye'deki Milli Eğitim sistemi "ya sporcu olacaksın ya okuyacaksın" diyor. Bunu da çözmeye çalışıyoruz.

Altyapıya bir çok yatırım yaptık. Bizim bir ara kulüple iş birliğine ihtiyacımız var. Gaziosmanpaşa'da bodrumda oturan çocuğu Demba Ba ile antrenmana çıkarmak hem fiziken hem ruhen mümkün değil. Bizim her sorunu çözmek için bir hedefimiz var. Birinci hedefimiz de Beşiktaş'ı şampiyon yapmaktır. Bir hafta maç kaybettiğimizde moralman çöküyoruz.

Stadın da yapılması lazım, takımlarımızın da kazanması lazım. Beşiktaş'ın üzeirndeki ölü toprağı gitmiştir. Hepiniz bunu görüyorsunuz, hissediyorsunuz. Bunu yaparken de eğilip bükülmüyoruz. Kendi kaynaklarımzıla yapıyoruz. Taraftarımızdan ve sizden beklentimiz desteğe devam etmeniz. Merkez mağazamız olmadığı halde ciromuz artıyor. Bütün kulüplerin satışının yüzde 35'i stadyum mağazasından yapılmaktadır. Bizim stadyum mağazamız yok. Stadyum problemi Beşiktaş'ın sorunudur.Hepinizden destek bekliyorum"

TAPELERİN KAMUOYUNA DÜŞMESİNDEN RAHATSIZIM

"Gelelim sosyal medyada yayınlanan tapelere. Biliyorsunuz Özel Mahkemeler fesh olunca 7 ayrı mahkemede açılmış davalar, ceza mahkemelerine devroldu. Bu tapelerin kamuoyuna düşmesinden ben de rahatsızım. Kimlerin neler yaptığını biliyorum. Ben de rahatsızım. Benim de bilmediğim şeyler değil. Beşiktaş'ın içinde olup da Beşiktaş'ı yıkmak isteyenlerin kavgası Beşiktaş olanlar var. Kavgası Beşiktaş olanlara söylüyorum. Bugüne kadar kimseye taviz vermeden geldik. Beşiktaş üzerinden dedikodu yaratıp, hiçbir gerçeklik payı olmadan bizi ithaf edenler bilsinler ki ellerinden geleni arkalarına koymasınlar. Biz buraya gelirken her şeyi göze alarak geldik. Tavizsiz devam edeceğiz" dedi.

SERDAL ADALI'NIN BİR TANE TAPESİ YOKTUR

Beşiktaş'ı yöneten bizler sizin gücünüzle kimseye taviz vermeyeceğiz. Hata yapmış olabiliriz. Bundan sonra da bütün gayretimizle çalışacağız. Arkadaşım ve şahsım adına sizlere çok teşekkür ediyorum. Hep yanımızda oldunuz. Gördüğüm gözler hep bana iyi gözlerle baktı. Biz bu problemlerle uğraştıysak sizin ve taraftarın sayesindedir. Bu kulüp, şanı şerefi olan bir kulüptür. Kimse bizi şaibenin içine sokamayacaktır. Beşiktaş'ın bu konulara verecek cevabı yoktur. Serdal Adalı'nın bir tane tapesi yoktur. Onu UEFA nezdinde de savunan ben ve arkadaşlarımdır. Bize güvendiniz Allah razı olsun. Güveninizi boşa çıkarmayacağız" diyerek sözlerini tamamladı.